BABASI VE KARDEŞLERİ KAHRAMAN ŞEHİDİMİZİ ANLATILAR

28 Ocak 2018 - 09:16

Özel Kuvvetler Komutanlığı'nı ele geçirmek isteyen darbeci Tuğgeneral Semih Terzi'yi gözünü kırpmadan öldürerek darbenin engellenmesinde büyük rol oynayan kahraman Halisdemir, olay yerinde darbeci askerler tarafından defalarca kurşunlanarak şehit edilmişti. 15 Temmuz gecesi yaptığı kahramanca davranış sayesinde darbeye karşı direnişin temsili haline gelen Ömer Halisdemir'in babası ve kardeşi Ülke Tv'ye konuştu. Bugüne kadar hiçbir televizyon programına konuşmayan baba Hasan Hüseyin Halisdemir ve Ömer Halisdemir'in kardeşi Soner Halisdemir, kahraman Halisdemir'in anılarını samimi bir şekilde Türk halkıyla paylaştılar. ''MİLLETİMİZE TEKRAR TEKRAR TEŞEKKÜR EDİYORUM'' İşte ilk kez Ülke TV'ye konuşan Ömer Halis Demir'in Babası Hasan Hüseyin Halisdemir'in duygu dolu açıklamaları; Geçen yılın Ramazan bayramında yanımızdan ayrılırken, ''Baba sana büyük bir şehadetlik vereceğim'' dedi. Ama aslanlar gibi vazifesini yapmış. Bana deseydi ki baba darbe var. Ben giderdim hiç acımadan giderdim. Öyle darbe olacağını, böyle bir şeyler olacağını bize kesinlikle söylemedi. Çok mutlu oluyoruz. Yani bir tane küçük oğlumun eşi de doğum yaptı o da Ömer Halisdemir... Yurtdışında vatandaşlarımız da aynen Ömer Halisdemir olarak çocuklarına isim verdiklerini bizlere söylüyorlar. Ömer Halisdemir devletine mal olan bir çocuk. Ben Cumhurbaşkanımıza Başbakanımıza bütün bakanlarımıza herkese, 80 milyon Türk milletine sonsuz teşekkür ediyorum. Bilhassa anneler Ömer Halisdemir ismini, doğan bebeklerine de koydukları için ben sonsuz sonsuz teşekkür ediyorum. Türk milleti bizi yalnız bırakmadı. Tekrar tekrar Türk milletimize teşekkür ediyorum. ''BİZİ AYAKTA TUTAN OYDU'' Ömer'ime hiç kızmazdım. Çünkü ekseriyetle beni taşıyan o çocuktu. Ekseriyetle çok çalışırdı. Beş kuruş kazansın getirir bana verirdi. İşte bizi ayakta tutan oydu. Biz zengin bir aile çocuğu falan değildik. Çok çalışkandı çok çalıştı. Çok yardımlar etti. Aldığı maaşları bana gönderirdi. Babam kimselere muhtaç olmasın diyerek gönderirdi. Emekli olduğum halde, emekli maaşım olduğu halde bana yardım ederdi. Demezdi ki; ''Baba sen emeklisin, bir tek annemle sen varsınız. Nasıl idare edemiyorsunuz?'' demezdi. ''YOL PARASINI BANA VERDİ, 40 KM YÜRÜDÜ'' Şehit Ömer Halisdemir'in ailesine ne kadar düşkün ve vefalı bir insan olduğunu kardeşi Soner Halisdemir şu sözlerle anlattı; Liseden ağabeyim servisle geliyordu. Bir sabah, bir de akşam servis vardı kasabamızda. Belli bir şey vardı her gün servise para veriyorlardı. Ben okuldan çıktım. 3-4 civarında falan eve geldim. Evde bir şey yiyeceğim, sadece yufka ekmek bir de kurusoğan var. Yani kuru soğan, soğan çuvalla çok. Sofrayı düzenledim, ekmeği koydum. Soğana vurdum yiyorum o ara ağabeyim geldi. Şöyle baktı ''Ne yapıyorsun?'' dedi. ''Yemek yiyorum gel sen de ye'' dedim. Bana cebinden çok da büyük bir meblağ değildi. Para verdi. ''Git şu parayla bir şeyler al'' dedi. Beraber yiyelim diye gittim, bakkaldan bir şeyler aldım. O gün bana verdiği para ertesi gün ki yol parasıymış ağabeyimin. Ertesi gün bekliyorum ağabeyim gelmiyor. Bekliyorum gelmiyor. Çok zaman geçti. Merak ettim, aynı dönem komşumuzun oğlu vardı. Ona sordum, ağabey ağabeyim gelmedi dedim. Bir sıkıntı mı var dedim. Yok o servise binmedi dedi. Bizden ayrıldı dedi. 40 Km yol yürüyerek gelmiş. Ya o gün ki yol harçlığını bize yemek için harcamış. Bir tane öğrencisi mesela anlatıyor… Hocalık da yapıyordu ağabeyim çünkü. Bizi paraşütle tak tak attı aşağıya attı. Paraşüt eğitimindeyiz, en son kendisi de atladı. Ben nişanlıyım, hızlı bir şekilde paraşütümü katladım ama aynı paraşütle geri ben atlayacağım, bize zimmetli çünkü. Bir dakika telefonda nişanlımla sohbet edeceğim konuşacağım dedim. O yüzden hızlı bir şekilde katladım. Kafamı kaldırdım, baktım ki Ömer Ağabeyim bana gülüyor. Komutanım diye kafamı kaldırdım. Oğlum sen şimdi hayatını katlıyorsun. Bak onu iyi katla o da seni adam gibi indirsin. Sen onu düzgün katla ki o da seni düzgün indirsin. Bak şu an hayatını katlıyorsun. Aslında bana orada bağırabilirdi. Kızabilirdi ama o kelimesi bana yetti. Gerçekten hayatımı katlıyorum diye düşündüm. Çünkü bir tane ipi farklı katlasam yere çakılacağım.

Özel Kuvvetler Komutanlığı'nı ele geçirmek isteyen darbeci Tuğgeneral Semih Terzi'yi gözünü kırpmadan öldürerek darbenin engellenmesinde büyük rol oynayan kahraman Halisdemir, olay yerinde darbeci askerler tarafından defalarca kurşunlanarak şehit edilmişti. 

15 Temmuz gecesi yaptığı kahramanca davranış sayesinde darbeye karşı direnişin temsili haline gelen Ömer Halisdemir’in babası ve kardeşi Ülke Tv'ye konuştu. Bugüne kadar hiçbir televizyon programına konuşmayan baba Hasan Hüseyin Halisdemir ve Ömer Halisdemir’in kardeşi Soner Halisdemir, kahraman Halisdemir’in anılarını samimi bir şekilde Türk halkıyla paylaştılar.

''MİLLETİMİZE TEKRAR TEKRAR TEŞEKKÜR EDİYORUM''

İşte ilk kez Ülke TV'ye konuşan Ömer Halis Demir'in Babası Hasan Hüseyin Halisdemir'in duygu dolu açıklamaları;

Geçen yılın Ramazan bayramında yanımızdan ayrılırken, ''Baba sana büyük bir şehadetlik vereceğim'' dedi. Ama aslanlar gibi vazifesini yapmış.

Bana deseydi ki baba darbe var. Ben giderdim hiç acımadan giderdim. Öyle darbe olacağını, böyle bir şeyler olacağını bize kesinlikle söylemedi.

Çok mutlu oluyoruz. Yani bir tane küçük oğlumun eşi de doğum yaptı o da Ömer Halisdemir... Yurtdışında vatandaşlarımız da aynen Ömer Halisdemir olarak çocuklarına isim verdiklerini bizlere söylüyorlar. Ömer Halisdemir devletine mal olan bir çocuk.

Ben Cumhurbaşkanımıza Başbakanımıza bütün bakanlarımıza herkese, 80 milyon Türk milletine sonsuz teşekkür ediyorum. Bilhassa anneler Ömer Halisdemir ismini, doğan bebeklerine de koydukları için ben sonsuz sonsuz teşekkür ediyorum. Türk milleti bizi yalnız bırakmadı. Tekrar tekrar Türk milletimize teşekkür ediyorum. 

 

''BİZİ AYAKTA TUTAN OYDU''
Ömer'ime hiç kızmazdım. Çünkü ekseriyetle beni taşıyan o çocuktu. Ekseriyetle çok çalışırdı. Beş kuruş kazansın getirir bana verirdi. İşte bizi ayakta tutan oydu. Biz zengin bir aile çocuğu falan değildik. Çok çalışkandı çok çalıştı. Çok yardımlar etti. Aldığı maaşları bana gönderirdi. Babam kimselere muhtaç olmasın diyerek gönderirdi.  Emekli olduğum halde, emekli maaşım olduğu halde bana yardım ederdi. Demezdi ki;  ''Baba sen emeklisin, bir tek annemle sen varsınız. Nasıl idare edemiyorsunuz?'' demezdi. 

''YOL PARASINI BANA VERDİ, 40 KM YÜRÜDÜ''

Şehit Ömer Halisdemir'in ailesine ne kadar düşkün ve vefalı bir insan olduğunu kardeşi Soner Halisdemir şu sözlerle anlattı;

Liseden ağabeyim servisle  geliyordu. Bir sabah, bir de akşam servis vardı kasabamızda. Belli bir şey vardı her gün servise para veriyorlardı. Ben okuldan çıktım. 3-4 civarında falan eve geldim. Evde bir şey yiyeceğim, sadece yufka ekmek bir de kurusoğan var. Yani kuru soğan, soğan çuvalla çok. Sofrayı düzenledim, ekmeği koydum. Soğana vurdum yiyorum o ara ağabeyim geldi. Şöyle baktı ''Ne yapıyorsun?'' dedi. ''Yemek yiyorum gel sen de ye'' dedim. Bana cebinden çok da büyük bir meblağ değildi. Para verdi. ''Git şu parayla bir şeyler al'' dedi. Beraber yiyelim diye gittim, bakkaldan bir şeyler aldım. O gün bana verdiği para ertesi gün ki yol parasıymış ağabeyimin.

Ertesi gün bekliyorum ağabeyim gelmiyor. Bekliyorum gelmiyor. Çok zaman geçti. Merak ettim, aynı dönem komşumuzun oğlu vardı. Ona sordum, ağabey ağabeyim gelmedi dedim. Bir sıkıntı mı var dedim. Yok o servise binmedi dedi. Bizden ayrıldı dedi. 40 Km yol yürüyerek gelmiş. Ya o gün ki yol harçlığını bize yemek için harcamış.

Bir tane öğrencisi mesela anlatıyor… Hocalık da yapıyordu ağabeyim çünkü. Bizi paraşütle tak tak attı aşağıya attı. Paraşüt eğitimindeyiz, en son kendisi de atladı. Ben nişanlıyım, hızlı bir şekilde paraşütümü katladım ama aynı paraşütle geri ben atlayacağım, bize zimmetli çünkü. Bir dakika telefonda nişanlımla sohbet edeceğim konuşacağım dedim. O yüzden hızlı bir şekilde katladım. Kafamı kaldırdım, baktım ki Ömer Ağabeyim bana gülüyor. Komutanım diye kafamı kaldırdım. Oğlum sen şimdi hayatını katlıyorsun. Bak onu iyi katla o da seni adam gibi indirsin. Sen onu düzgün katla ki o da seni düzgün indirsin. Bak şu an hayatını katlıyorsun. Aslında bana orada bağırabilirdi. Kızabilirdi ama o kelimesi bana yetti. Gerçekten hayatımı katlıyorum diye düşündüm. Çünkü bir tane ipi farklı katlasam yere çakılacağım.