FETÖ boşanma oranını arttırdı!
Konya merkezde yılda yaklaşık 7 bin boşanma davası görülüyor ve 3 bin aile bu davalarda boşanıyor. Avukat Hülya Gök, taraflara bağlanan nafakaların ve FETÖ'nün boşanma sayılarını arttırdığını söyledi
Konya Aile Mahkemelerinin verilerine göre Konya merkezde yıllık yaklaşık olarak 7 bin boşanma davası görülüyor ve yaklaşık 3 bin aile bu davalarda boşanıyor. Konya’daki boşanma nedenlerin başında ise şiddetli geçimsizlik, eşlerin birbirlerini aldatması, ailelerin özellikle annelerin eşlere müdahale etmesi, alkol ve madde bağımlılığı, zina, eşlerin birbirlerinin cinsel ihtiyacını karşılayamaması, aile sırlarının üçüncü bir kişiye anlatılması ve sosyal medyanın etkileri gibi konular geliyor. Boşanmaya neden olan konular arasında ilginç nedenlerde yer alıyor. Bu ilginç sebeplerden birine değinen Avukat Hülya Gök, orta yaşlı bazı kadınların, yaşlı erkeklerle planlı bir şekilde evlendikten sonra mehir alıp ve ardından nafaka almak için boşanmak istediklerini söyledi. Taraflara bağlanan nafakaların da boşanma sayısını artırdığını dile getiren Avukat Hülya Gök, boşanma sayılarını artıran diğer bir durumunda ‘6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un yanlış ve gereksiz kullanılmasından kaynaklandığını söyledi. Çok önemli bir konuya daha dikkat çeken Avukat Hülya Gök, FETÖ denilen Fethullahçı terör örgütü mensuplarının, abla ve ağabey bahaneleriyle çocukları kendilerine bağlayarak ailelerinden uzaklaştırdıklarını, çocukları ailelerinden kopararak örgüt elemanı yaptıklarını ve bundan dolayı çocuklarından uzaklaşan ailelerde geçimsizliklerin baş gösterdiğini, bunun da tarafları boşanmaya kadar götürdüğünü dile getirdi.
KONYA MERKEZDE YILDA 7 BİN BOŞANMA DAVASI GÖRÜLÜYORAilenin önemine değinerek sözlerine başlayan Avukat Hülya Gök, “Aile, toplumun kalesidir. Huzuru ve mutluluğu içerisinde barındıran en önemli sosyal müessesedir. Bu mutluluğu kurmak ne kadar önemli ise devam ettirmek de bir o kadar önemlidir. Aile yapısının bozulması, ailelerin fiilen ve hukuken, birlikteliklerinin sona ermesi anlamını taşımaktadır. Bu bağlamda sıkça duyduğumuz boşanma davaları gündeme gelmektedir. Konya Aile mahkemelerinden aldığımız verilere göre yıllık yaklaşık olarak 7 bin adet boşanma davası görülmekte ve ne acıdır ki yaklaşık 3 bin aile bu davalarda boşanmaktadır. Bu veriler sadece Konya Merkezinde olup Karatay Selçuklu ve Meram ilçelerini kapsamaktadır” dedi.
TARAFLARIN ANNELERİ EVLİLİKLERİ YIKIYOR!Genel olarak boşanma sebeplerini ele alan Gök, “Boşanma davaları öncelikle şiddetli geçimsizlik sebebine dayanmaktadır. Bunların en başında ise özellikle ilimizde, ailelerin taraflara müdahalesi geliyor. Taraflar, ailelerinden ayrı yaşıyor da olsa, annelerinin müdahaleleri boşanma davalarında sıkça görülen sebep olarak karşımıza çıkmaktadır. İkinci sıklıkta karşımıza çıkan diğer bir sebep ise eşlerin birbirlerini aldatmasıdır. Gerek fiilen, gerekse sosyal medya üzerinden gerçekleştirilen bu aldatmalar maalesef evlilik birliklerini yıkmaktadır. Yine zina, darp, hakaret, tehdit, eşin ekonomik anlamda eve bakmaması, erkeğin eşini dövmesi ve aile sırlarının üçüncü kişilere anlatılması da boşanmalara sebep teşkil etmektedir. Ayrıca alkol ve madde bağımlılığı da maalesef Konya’da görülen boşanma davalarının diğer sebeplerinden biridir. Çok sık olmasa da tarafların birbirlerinin cinsel ihtiyaçlarını karşılayamaması boşanma sebebi olabilmektedir. Bu arada evlilik süresince kadının bakire olarak kalması da bir boşanma sebebidir” diye konuştu.
SANAL MEDYA ÜZERİNDEN ALDATMALAR HAT SAFHADABoşanma nedenlerinin ilginç noktalarına da değinen Avukat Gök, “Boşanmaya neden olan ilginç bir sebepte, orta yaşlı bazı kadınlar, yaşlı erkeklerle planlı bir şekilde evleniyor ve mehir alıyor. Daha sonra nafaka alabilmek için boşanmak istiyor. Son yıllardaki boşanma sebeplerinin temeline indiğimizde, sosyal medyanın ve akıllı iletişim araçlarının payının büyük olduğunu da söylemeden geçemeyeceğim. Sosyal medya ile fazla vakit geçiren eşler, ailesine vakit ayıramamakta, nitelikli beraberlikler ortadan kalkmakta, eşler arasında iletişimsizlik, eşini beğenmeme ve soğukluk gözlenmektedir. Sanal medya üzerinden de sadakatsizlikler ve aldatmalar da had safhadadır. Boşanma davalarının bazılarında taraflar iddialarına delil olarak eşlerinin sosyal medya hesaplarını göstermektedirler” şeklinde konuştu.
NAFAKALAR BOŞANMA DAVASI SAYILARINI ARTIRIYORTaraflara bağlanan nafakaların boşanma davası sayılarını arttırdığına dikkat çeken Gök, şu ifadelere yer verdi: “Kadın olarak biraz beni yadırgayacaksınız ama boşanma davalarının sonucunda taraflara bağlanan nafaka da boşanma davası sayılarını artırmaktadır. Boşanma davası sonunda tarafların müşterek çocuklarına bağlanan nafaka dışında, ‘boşanmakla yoksulluğa düşecek eş’ kavramından yola çıkarak mağdur eş nafakaya hükmedilmektedir. İlginç olan husus şudur ki; evlilik sürelerine bakılmadan yani 1 ay, 2 ay, 3 ay evli kalanlarda; 5 yıl, 10 yıl, 20 yıl evli kalanlarda nafakaya hükmedilmektedir. Uzun yıllar evlenmemiş evlendikten sonra hasbel kader bir kaç ay evli kalan bir kadın, boşandıktan sonra ölünceye kadar ya da bir başkasıyla evleninceye kadar nafaka adı altında kendini maaşa bağlatmaktadır. Nafaka aslında olması gereken ama kime hangi miktarlarda bağlanacağı iyi hesap edilmesi gereken bir konudur. Kadının, boşanmakla gerçekten yoksulluğa düşüp düşmeyeceği, evlenmeden önce hayatını nasıl idame ettiği ve evlilik süreçleri çok iyi irdelenerek o şekilde karar verilmesi gerekmektedir. Bu konuda yasal bir düzenlemeye de ihtiyaç vardır.”
6284 SAYILI KANUNUN DA BOŞANMALARI ARTIRIYORAvukat Hülya Gök, “Boşanma sayılarını artıran bir durumda 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun yanlış ve gereksiz kullanılmasıdır. Eşlerinden intikam almak isteyen bazı kimseler bu yasaya sığınarak, yargıyı hem gereksiz meşgul ediyor hem de hâkimlerimizi zor durumda bırakıyor. Çünkü başvuru sonrası hâkimin takdir hakkı olmayıp, koruma kararını vermek zorundadır. Bu yasa kadına karşı şiddeti önlemek ve kadını korumak üzere kanun koyucu tarafından çıkartılmıştır. Özünde doğru ve faydalı olan bir yasa artık amacını yitirmiştir. Kolluk kuvvetleri ve aile mahkemesi hâkimleri, her hangi bir araştırma yapmadan, her talep eden kadın lehine erkek eşe evden uzaklaştırma vermektedir. Şiddet gören değil, şiddet görme ihtimalim var diyen herkese bu koruma verilmektedir. Aniden bu kararla karşılaşan eş, eve girememekte, şahsi eşyalarını dahi alamamakta. Konya gibi hala örf ve adetlerimizin uygulandığı bu şehirde erkek, ailesinin ya da bir akrabasının yanına gidememektedir. Maddi imkânları kısıtlı olduğundan bir otele de gidememektedir. Belki güleceksiniz ama kadın sığınma evi var, erkek sığınma evi yok. Gideceği bir yeri kalmayan erkek bunalıma giriyor ve hiç aklında yokken eşine şiddet uyguluyor, boşanma davası açıyor. Uzaklaştırma alan eş, bu yasağı çiğnediği zaman hapis ile cezalandırılmakta ve ömründe adliyeye gitmemiş suç işlememiş insanlar bile cezaevine girmektedir. Bu durumda şiddeti, boşanmaları ve hatta cinayetleri de maalesef beraberinde getirmektedir” diye konuştu.
FETÖ BOŞANMALARDA DA KENDİNİ GÖSTERDİÇok önemli bir konuya daha dikkat çeken Avukat Hülya Gök, “ FETÖ dediğimiz Fethullahçı Terör Örgütü mensupları, özellikle abla ve ağabey gibi bahanelerle çocukları kendilerine bağlıyor, ailelerinden uzaklaştırıyor ve örgüte eleman yapıyorlardı. Bu şekilde çocuklarından uzaklaşan ailelerde geçimsizlikler baş gösteriyor ve taraflar boşanmaya kadar gidiyordu. Amaçları Türkiye’yi bölmek, yok etmek ve kendi düzenlerini kurmak olan bu terör örgütü, ülkemizi ayakta tutan değerlerimizden biri olan aile mefhumunu yıkarak amaçlarına ulaşmaya çalışıyorlardı. Yine mesleğim dolayısı ile karşılaştığım gerçek olan bir sebepte FETÖ örgütünde olup da örgüt dışından biri ile evlenen ya da sonradan örgüte katılan kimseler, üyenin eşinden boşanıp örgüt üyesi biri ile evlenmeleri konusunda telkin ve baskı yaparak yeni boşanmalara sebebiyet veriyorlardı” dedi.