Kılıçdaroğlu'dan istifa çağrılarına yanıt

05 Aralık 2017 - 14:53

CHP lideri Kılıçdaroğlu, yurtdışına para gönderme polemiğiyle ilgili kendisine yönelik istifa çağrılarına yanıt verdi. ABD'deki davaya da değinen Kılıçdaroğlu, Başbakan Yıldırım'a Meclis'te yeniden araştırma komisyonu kurulması çağrısında bulundu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Kadın Kolları Genel Başkanlığı tarafından Ankara Spor Salonu'nda düzenlenen "Eşitlik ve Adalet Kadın Buluşması"na katıldı.


Burada bir konuşma yapan Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:


"Gücünüzü gösteriniz ki haksızlığı hukuksuzluğu, adaletsizliği gösterenler kaçacak yer arasın. Bugün Deniz Baykal'ı Almanya'ya yolcu ettik, umarız en kısa zamansa sağlığına kavuşur. Deniz Bey'e şifalar diliyoruz. Türkiye'ye dönüp aramızda bulunmasını arzu ediyoruz.


Kudüs 68 kuşağından çok sayıda gencimiz Filistin topraklarında yatmaktadır. Filistin bizim için önemlidir. Devlet kurmaları bizim için önemlidir. Bu salondan Filistin'e selamlar gönderiyoruz. Kudüs, Ortadoğu'nun kilit taşıdır. Kudüs üzerinde kimse oyun oynamasın. Eğer Kudüs ile ilgili yanlış bir karar alırlarsa, Ortadoğu'da yeniden kanın, gözyaşının nedeni olurlar. İsrail ile Filistin'in bir araya gelip görüşerek devletlerini kurmalarını, Filistin'i tanımalarını istiyoruz. Filistinli kardeşlerimizi destekliyoruz. Hiç kimse onlara olan desteğimizi engelleyemez.


CİNSİYET KOTASI TALİMATI


Bütün kadınların önünde söz veriyorum. Talimatım yüzde 33 cinsiyet kotasını içeren siyasi partiler yasası değişikliğini TBMM'ye sununuz. Bu yasa teklifini süresi dolduğunda genel kurula indireceğiz. Bütün kadınlardan isteğim bunu genel kurula indirdiğimizde kim evet diyor kim daha az yer almalarını istiyor göreceğiz. Madem ki kadınlar hak ve eşitlik istiyorlar. Bütün bunların tamamını sağlayan bir parti var.
Birileri vergi ödemek için her türlü tezgahı kuruyor. Man Adası'nda şirket kuranlar her türlü sahtekarlığı yaparlar. Ben bunun hesabını sormayacak mıyım? Durumu iyi olan pırlanta, yakut, elmas alır vergi yoktur. 12 saat direksiyon sallayan kamyon şoförünü düşünün dünyanın en ağır vergisini ödüyor. Dünyanın en pahalı mazotunu sana satıyorlar. Ama bu beyler vergi ödememek için her türlü numarayı çekiyorlar. Sen vergi cennetlerinde şirket kurarsan sen ne yerlisin ne milli. Sen gayri millisin. 


"BİR SORU DAHA SORUYORUM"


Soruma hala cevap almış değilim. 1 Sterlinlik şirkete 15 milyon dolar para neden gelir, hala cevabı yok. Biz adil vergileme getirdik diyorlar. Vergilemede adalet yok. Hala belgeler sahte diyorlar. Kendilerine cevabım basit, madem sahte Meclis'te komisyon kuralım. Sen istiyorsun ki benim sahtekarlıklarım Meclis'te ortaya çıkmasın. Ben bunu sonuna kadar takip edeceğim. Bu şirket faaliyetiymiş. Sıtkı Ayan, Kazım Öztaş kimdir cevap yok. Sevgili Erdoğan sen bilmiyorsan ben söyleyeyim oğluna, dünürüne sor, onlar bilir. 


Bir soru daha soruyorum, Sevgili Erdoğan doktoru yanına al. Enişten Ziya İlgen'in Man Adası'nda şirketi var mı? Enişte Man Adası'nda niye şirket kursun. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun evi aranmalı ve belgelere el konulmalı diyorlar. Sayın Külünk'ü hanımefendiyle birlikte evime davet ediyorum. Benim evim onu evi kadar zengin değil, mütevazı. Gelsin eşiyle beraber. İstediği kitabı da alabilir. Çok sayıda kitap var ama benim evimde ayakkabı kutusu yok.


"GÖRMEDEN SAHTE İLAN ETTİLER"


AK Partili kardeşlerime seslenmek isterim, daha belgeyi görmeden sahte ilan ettiler. Sahtekarlığı siz çok iyi bilirsiniz. Her türlü üç kağıt var sizde. Vergi ödememek için her tülü sahtekarlığı yapıyorsunuz. Ben bunları bilmez miyim? Eski maliyeciyim, mal nasıl götürülür senden daha iyi bilirim. Siyasette ahlak olmazsa olmaz. Milyonlarca mağdur yaratılırsa olmaz. Devlet kinle değil tecrübeyle yönetilir. Yalanla dolanla yönetilmez. Devleti yönetecek kişiler saygın olmak zorundadırlar.


"CAN VE MAL GÜVENLİĞİ YOK"


Şimdi kafayı işadamlarına taktılar. Önce kabinemize sesleniyorum diyor, Binali Yıldırım hükümetine talimat veriyor. Bunlara çıkış izni vermemelisiniz diyor. Bu adamlar vatan hainidir diyor. Bu kazançları yurtdışına kaçırmak isteyenlere biz iyi gözle bakmayız diyor. Biz de onun için sana iyi gözle bakmıyoruz. Dönüp kendi akrabana baksana. İşadamına sana göstereceğim, senin yurtdışına çıkışını yasaklayacağım diyor. Hani eskiden Türkiye'ye geliyorlardı şimdi kaçıyorlar. Çünkü hiçbirinin can ya da mal güvenliği yok. Sen yabancı sermayenin Türkiye'ye gelmesini istiyorsan milletvekillerini, gazetecileri serbest bırakacaksın. Medya özgürce yazacak, yargı bağımsızlığını sağlayacaksın. Üniversitelerde düşünce özgürlüğü olacak. Görevine son verilen hocaları görevlerine getireceksin. Sen hukukun üstünlüğünü sağlamazsan ne dersen de dikiş tutmaz. Ülkeni seviyorsan bunları yapacaksın. Bu ülkede huzur bırakmadın, konuşuyorsun 80 milyon geriliyor. Makul bir konuşma yap. Sanıyor ki ben bağırdıkça onlar susacak. İstediğin kadar bağır bizi susturamazsın.


Ekonominin geldiği hale bakın. Mobilyanın başkenti İnegöl'e git bakalım, yaprak kımıldamıyor, OSTİM'de yaprak kımıldamıyor. Sorsan bunun sorumlusu CHP diyecektir. Sanırsın ülkeyi CHP yönetiyor. Fakir ailelerin kullandığı tüpgazın fiyatını biliyor musun? Tüpgazın fiyatı 100 liraya yaklaştı.


İSTİFA ÇAĞRILARINA YANIT


Bekir Bozdağ karanlık güçler baronlar benim istifa mı istiyormuş diyor. Hükümetin sözcüsü de benim istifamı istiyor. Hepiniz kol kola vermişsiniz Kılıçdaroğlu'nu nasıl yok edebiliriz projesi kuruyorlar. İstediğiniz kadar uğraşın Kılıçdaroğlu bu milleti ve adaleti savunacak.


Suriyelilere 30 milyar dolar para harcadım dedi. Bu Suriyelilerin büyük bir kısmı sefalet içinde yaşıyor, bu parayı nerede harcadın diye sordum. Recep Akdağ, yol yaptık, bu yollardan Suriyeliler geçmiyor mu diyor. Vallahi de billahi de buraya harcamadın. Sayın Erdoğan'ın açıklamalarına göre harcamalar 9.5 milyar dolar ediyor. Nerede bu para? Hala soruyorum, bu 20 milyar doları nerede ve kimin için harcadın. Bu 30 milyar dolarla bütün Suriyelilere ev yapılırdı. 25 milyar dolar da artardı. Bunların hesabını soracağız, fakir fukara için.
RIZA SARRAF SORULARI
Gelelim Rıza Sarraf'a... Dün hayırsever işadamıydı. Devletin protokolünde yer alıyordu. Rıza Sarraf en önde oturuyor. Havuz medyası bu Rıza Sarraf'ı televizyona çıkardılar. Bir sahtekarın arkasına Türk bayrağını fon olarak kullanan havuz medyasını şiddetle kınıyorum. A Haberi de ATV'yi de kınıyorum. Bir de tweet atıyorlar, Rıza Sarraf'a şeref madalyası takmalıydık diye. Şeref madalyasını nereye takacaksın. Türk bayrağını bir sahtekara kullandıran vatan hainidir. TV'ye çıkardılar yetinmediler. Plaketler verdiler. Bakanlar önünde diz çöktüler. Rüşvet alan bakanları akladılar. Rüşvet alan bakanların Yüce Divan'a gitmesini engellediler.


ABD'de gözaltına alındı bizimkilerde bir telaş. En çok da gözünden öptüğüm adam telaşlanıyor. Şu adamı verin, ne isterseniz yaparız. Yalvar yakar istediler, vermediler. Şu ABD'lilerin de yaptığı zulüm, böyle bir şey olur mu? Şeref madalyası takılacak kişiyi ABD hapse attı. Nota verdik iki sefer. Şimdi AK Partili kardeşlerimin vicdanına sesleniyorum. Rüşvetçi için ABD'ye iki kez nota veren hükümet başına çuval geçirilen askerlerimiz için bir nota bile vermedi. Korkulan Rıza Sarraf'ın konuşmasıydı, bülbül gibi konuştu.


Rıza Sarraf devletin sırlarını parayla alan bir kişidir. 11 Ekim 2013 dönemin İçişleri Bakanı Güler telefonda konuşur. Rıza Sarraf MİT beni takip ediyor doğru mu diyor. İçişleri Bakanlığı koltuğunda oturan adam 'Abicim rahat ol o konuda, senin önüne ben yatarım diyor.' Bu beyefendi parayla bakanı elde etmiş. Devletin sırlarını parayla öğreniyor. Rıza Sarraf'ın rüşvet verdiği kişilerden biri de dönemin Halkbank Genel Müdürü Süleyman Arslan. Erdoğan 'Dürüstlüğünden en ufak şüphem yoktur, olsa olsa saflığının kurbanı olmuştur' diyor. Bir sahtekar banka genel müdürüne açık açık rüşvet verdi. Bu ülkenin tuttuğu avukat ABD'deki davada genel müdür yardımcısını savunuyor. Hükümetin oraya gönderdiği avukat, 'Süleyman Arslan Sarraf'tan utanmazca rüşvet aldı' diyor.


Şimdi Erdoğan diyebilir ki, 'Rıza Sarraf beni kandırdı.' Vallahi de billahi de söylüyorum sevgili Erdoğan Sarraf seni hiç kandırmadı. Bütün olaylardan senin haberin vardı. Kim verdi bilgileri? Senin hükümetin verdi. Senin hükümetin Rıza Sarraf'a bilgileri verdi. Soruşturmayı yapan savcıya sesleniyorum. Peşine düştünüz, onu beraat ettirdiniz. İlk yapacağınız iş Sarraf'ı beraat ettiren savcı ve hakimleri görevden alacaksınız. 
Ona o bilgileri veren bakan ve hükümeti de sorgulayacaksınız. Bu devlet sırlarını satmak yeni değil. FETÖ terör örgütüne kozmik odayı açan bunlar değil miydi? Bunların yatacak yeri yoktur. Vatana ihanet edenleri arıyorsanız o birilerinin başında sarayda oturan vardır. Sen kozmik odayı terör örgütüne açtın. Sen başbakan değil miydin? Bunlardan haberin yok muydu? Hesabını vereceksin kardeşim. Hesabını 2019'da sandıkta soracağız.


BİNALİ YILDIRIM'A ÇAĞRI


Hükümete, Sayın Binali Yıldırım'a çağrı yapıyorum. Türkiye ile ilgili bir davanın ABD'de görülmesi beni rahatsız ediyor. Madem ki bir soruşturma açıldı, parlamentoyu harekete geçirelim bu lekeyi biz temizleyelim. Bizim ülkemizde adaletin olduğunu, rüşvet dağıtan ve yiyenin yargılandığını ve mahkum edildiğini bütün dünyaya ilan edelim. Gelin dosyayı yeniden açalım, bir soruşturma komisyonu kuralım. Bu olayı biz temizleyelim. Başkasına temizletmeyelim. Bu samimi çağrımı yapıyorum."