Kişisel gelişimin Püf Noktaları

Kişisel gelişim yediden yetmişe her bireyin sürekli içinde kendini geliştirdiği veya toplum çevre aile tarafından geliştirildiği bir süreçtir.

Kişisel gelişimin Püf Noktaları

Kişisel gelişim yediden yetmişe her bireyin sürekli içinde kendini geliştirdiği veya toplum çevre aile tarafından geliştirildiği bir süreçtir.

Kişisel gelişimin Püf Noktaları
27 Ocak 2018 - 13:17

Kişisel gelişim yediden yetmişe her bireyin sürekli içinde kendini geliştirdiği veya toplum çevre aile tarafından geliştirildiği bir süreçtir. İnsanların duyarlılığı ölçüsünde kişisel gelişim tam anlamı ile sağlanır. Başa gelen her olay küçük veya büyük olsun insanı kişisel olarak geliştirir. Her deneyim ona tecrübe kazandırır. Tecrübelerden istifade edenler onlardan gerekli dersleri çıkaranlardır. Gerekli dersleri çıkarmak yeterli midir? Hayır bu; yemek tarifi kitabı yazacak kadar yemek yapmada usta bir aşçının hiç yemek pişirmemesine benzer. Tek başına deneyim kazanarak bir şeyler öğrenmek ve ustalaşmak yetmez. Doğru zamanda doğru hareket kişisel gelişimin yararlarından maksimum şekilde istifade edebilmeyi sağlar. Bilginin ve tecrübenin tek başına hiç bir değeri yoktur. Öyle olsa idi geçmişte yapılan hatalar bireysel ve toplumsal olarak da bir daha yapılmazdı. Ama tarih sürekli tekrar ediyor. Birinin başına gelen bir olay, diğerinin de başına gelmeden o kimse tam olarak olayı algılayamıyor. Kişisel gelişim; kişinin bu evrende tek başına dimdik ayakta durması için gerekli cesaret irade ve güç sahibi olması için önemlidir. Bu güç her insanda bulunmaz. Bu güçleri barındıran kimselerin hayat haritasını incelediğinizde çok çok başarılı işler, icatlar ya da büyük hamleler yaptıklarını ve kısa sürede sınıf atladıklarını görürsünüz.

 

 

 

Neden kişisel gelişimine ihtiyacımız var?

 

Bu yönde ilerlemeden önce kişisel gelişimin ne olduğunu anlamanız gerekir. Babalarımız dedelerimiz ve onların babaları ve dedeleri kişisel gelişim kavramını bilmiyorlardı. Çoğu gerilere gittiğimizde- kendi iç güdüleri ile hareket ediyorlardı. Tüm toplumlarda bu böyle idi. Ama günümüzün modern toplumu daha ayrıntıcı davranıyor. Herkes daha zeki ve hassas hale geldi. Nüfus arttıkça ve yaşam alanları daraldıkça ;insanın yapay ihtiyaçları da arttıkça insanlar arasında büyük bir yaşam rekabeti baş göstermiş durumda...

 

İnsanlar büyük gerilimlere maruz kalıyor. Çoğu dayanamayıp intihar ediyor. Bu insanlar ayrıntıya yeteri kadar inmediklerinden çıkar yolların olmadığı kararı alan insanlardır. Oysa kişi tam bir olgunluğa eriştiğinde; yeryüzünde insan yaşamından daha önemli hiç bir şeyin olmadığını anlayabilir. Hayatına son vermek hiç kimse için çözüm olmamıştır. Geride kalanlara ise daha büyük acılar kalmıştır. Kişisel gelişime neden ihtiyaç duyuyoruz?

 

Kişisel gelişime ihtiyaç duymamızın asıl nedeni bu dünyada başımıza gelen her türlü zorluğa karşı daha güçlü ve dirençli olmak; hayatın karmaşasında ve fırtınalarında kaybolmamak için güç sahibi ve irade sahibi olmak için kişisel gelişime ve olgunluğa ihtiyaç duyuyoruz.

 

Sizi kim durdurabilir?

 

Sizi dünyadaki hiç kimse, durdurma gücüne sahip değildir. Tek bir güç sizi durdurabilir; o da bizzat sizsiniz! Yapamam edemem, olmaz diye biten ya da başlayan cümlelerinizin; hayatınızda nelere mal olduğunu hiç düşündünüz mü? Bir çok şeyin filizlenmeden sönmesine neden olmuş olacağınız o kadar çok olay olabilir ki... Herkes için durum böyledir. Kimsenin hayatı dört dörtlük değildir. Kimse zirveye, başkalarına rağmen büyük engellerle karşılaşmadan tırmanmadı. Zirveye ulaşmanın faturası her zaman yılmadan emek sarf etmek ve hiç vazgeçmemek olmuştur. Sizi durduracak, dişe dokunur tek güç kendinizsiniz. Siz bir işi yapmaya -başarmaya azmettiğiniz halleri düşünün. Daha önce çok azimle giriştiğiniz bir çok zoru başardınız. Daima da o azimle başlarsanız yine sonuç başarı olur. Sizin önünüzdeki tek engel sizsiniz. Hayat sizin için, kendini geliştirme ve daha ileriye götürme fırsatları üretir. Siz görür veya görmezsiniz. Hayat bununla ilgilenmez. Siz acı çektikçe çıkar yollar üretmek için önünüze farklı seçenekler sunar. Onları çoğu zaman elimizin tersi ile, ve önyargılara kurban ederek itiyoruz.

 

 

Bir Başarı Hikayesi

 

ABD de bir emekli albay, emekli olduktan sonra yani 65 yaşından sonra, bir şeyler yapmak ister ve daha önce becerikli olduğu bir tavuk pişirme tarifini satmaya karar verir. Bu tarifini satmak için kaç lokanta restoran gezdiğini biliyor musunuz? Tahmin edin!

Albay Sanders 1000 adet lokantaya fikrini satmak için girdiğinde, gerisin geri reddedilmiş bir adam. Biz olsak acaba kaçıncı basamakta ya da lokantada vazgeçerdik? 3-5-50-100?  Kimse 200 e bile ulaşmaz. Albay Sanders 65 yaşından sonra girdiği bin küsür lokantanın birinden olumlu bir yanıt alıyor. Tarifini kabul ettiriyor ortaklık kuruyor. Sonra zinciri geliştirmeye başlıyor. Maya bir kez tuttu mu gerisi çorap söküğü gibi geliyor. Sanders şu anda milyonlarca doların sahibi ve borsalarda bu para geceleri bile artıyor. Bu bir vazgeçmeme hikayesidir. Buna benzer binlerce başarı hikayeleri vardır. Kişisel gelişim için bu tür başarı hikayelerini örnek almak ve okumak size motivasyon sağlar. Ancak çoğu kişisel gelişim kitapları, size çok güçlü bir motivasyon verir, kitabı kapattığınızda balon gibi söner motivasyonunuz... Çünkü bir temele oturtulmamış ve kendi yaşamınıza modellememişsinizdir. Aklınızda güzel bir hikaye izi olarak kalır. Oysa sizin motivasyon yerlerde süründüğünde; hala o kimseler paralarına para katmaya devam ediyordur ve başkalarına ( daha duyarlı insanlara) ilham kaynağı olmaya devam ediyorlardır. Biraz da kusuru kendimizde bulmamız ve çuvaldızı kendimize batırmamız gerekiyor. Nerede yanlış yapıyoruz?

 

Motivasyon eksik mi?

- Sürekli sizi motive edecek kitaplar ve başarılı insanların yörüngesine girin

Nereden başlayacağımızı bilmiyor muyuz?

-Plan yapın, elinize bir kağıt ve kalem alarak geleceği planlayın. Bunu yaparken olacakları gerçekmiş gibi görün. Bu görmenin çok büyük yararı olur.

Paranız mı yok?

-başarıya kesin olarak inanıyorsanız, size inanmaya hazır çok sponsor vardır. Gözleriniz daha iyi açın.

Öz güveniniz yok mu?

- Bu yoksa hiç bir şey yoktur. Başarı bile başarısızlığa koşmak için can atar. Her şey öz güvenle başlar. Tek başınıza bile tüm engellerle baş edeceğinize inanın ve kendi önünüzde engel olmaktan vaz geçin.

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum