Doğu Karadeniz'deki Rize, Trabzon, Artvin ve Giresun'da, 830 bin dekar alanda 1 milyon üretici aile tarafından yapılan yaş çay tarımına rakamlı günler kaldı. Mayıs ayının ortalarında başlaması beklenen çay tarımında, bu sene koronavirüs temkinleri kapsamında, hudut kapılarının kapatılması sebebiyle 40 bin yabancı tebaalı emekçinin ülkeye giremeyecek olması, megakentlerden gelmek isteyen takribî 100 bin üretecinin de şehre girişlerinin menedilmesi ile çay hasadı için emekçi arayışı başladı. Rize Valiliği’nin koordinesinde kaymakamlıklar, belediyeler, Çaykur, borsa, ziraat odaları ve esnaf teşkilatları temsilcileri ile reelleştirilen buluşmalarda, çay hasadının nasıl yapılacağına dair yol haritası tanımlanmaya çalışılıyor. Bölgede yaş çay hasadı için oluşan emekçi sarihinin, salgın sebebiyle kendi işi negatif etkilenen ve iş arayanlar ile eğitime uzaktan devam edilirken memleketine dönen üniversite talebeleri ve Vefa Sosyal Yardım Grupları ile kapatılması yöntemi üzerinde duruluyor. Rize'de 2 bin çay emekçisi aranıyor Rize’nin Fındıklı ilçesinde ‘Çayımız Tarlada Kalmasın’ ismiyle geliştirilen proje ile Fındıklı Belediyesi, Ziraat Odası, Muhtarlar Derneği ile İlçe Kent Konseyi ortak birlik heyetti. Birlik aboneleri mahalle ve köyleri dolaşarak aylık 6 bin 900 TL’yi bulan ücret ve sosyal güvence karşılığında çalışacak emekçi arıyor. 42 bin dekar çaylık alanı olan ilçede senede 30 bin ton dolayında çay hasadı yapılıyor. İlçede aranan 2 bin emekçi ile yapılması tasarlanan çay hasadında takribî 21 milyon TL ödeme yapılacak. Fındıklı Belediye Başkanı Ercüment Şahin Çervatoğlu, çay hasadında ortaya çıkan emekçilik problemini ortadan kaldırmak için ortaklaşa proje ortaya koyduklarını belirterek, çayın tarlada kalmaması için gereksinimi olan şahıslara istihdam alanı oluşturmak istediklerini söyledi. Çervatoğlu, "Bu çalışmayı, vadi bazlı düşünüyoruz. Herkes kendi semtinde kendi köyünde ve çevresinde çalışacak. Üreticiye çay taban maliyetinin üçte biri etrafında bir maliyeti olacak ve hiçbir şeye karışmayacak. Koronavirüs nedeniyle memleketlerine geri dönen üniversite talebeleri kendi köyünde, semtinde çaylığa girecek, tanıdıklarına destek edecek, bunun karşılığında da fiyatını alacak. Komşusu da bu talebeye burs sağladığını düşünecek. Gençlerimiz kendi semtinde, köyünde komşusunun çayını toplarken 6 ay sigortalı ve ücretli olacak. Oluşturduğumuz bu sistemde asgari minimum fiyat alınacak. Ancak günde 300 kilo çay toplarsınız 4 bin 650 TL, 350 kilo çay toplarsınız 5 bin 750 TL, 400 kilo çay toplarsanız aylık 6 bin 900 TL hasılat elde edilecek. Çay sezonu 1 ay. Çay sürgün aralarında bir ay boş geçiyor, bu aylarda da bir kamu müessesesinde ya da cemiyetsel işlerde misyon alacak ücreti minimum fiyattan yatırılacak." dedi. Üretici ile protokol imza atacaklarını anlatan Çervatoğlu, "Şehir dışında olan çaylığının başına gelemeyen üreticilerimiz için de büyük bir basitlik olacak. Bu proje aynı zamanda ailenin sosyal teminatını sağlama projesidir. Her aileden 1 bireyi istihdam etme talihi doğabilir. Biz istihdam yanına da yapıma da parmak basmak istedik. Bunu bir imece kültürü ile yapabileceğimizi düşünerek, hissedar müesseselerle milletimize sunduk. Çaydaki emekçi problemini beraber imece ruhu ile çözelim." diye konuştu.   Fındıklı Ziraat Odası Başkanı Mehmet Ali Özsoy da, "Bu sene koronavirüsten dolayı emekçi meseleyi var, bir araya gelecek çayımız var, iş var ama emekçi yok. Bir yandan da geçmiş senelerden gelen işsizlik problemi var. Bu meselelerin çözümü için iyi bir proje geliştirildi. Netlikle 10 şahısla da olsa 20 şahısla da olsa bu projeyi yaşama geçireceğiz. Şu an için beklenen katılım yok, köy köy mahalle mahalle buluşma yaparak, projemizi anlatacağız, emekçi arayacağız." ifadelerini kullandı. Projeye ilk katılım sağlayan Selma Güldal, "Bu projeyi sahiplenmek için müracaatımı yaptım. Kendi işimiz, kendi çayımız. Bölgemizde ortaya çıkan emekçi sarihini belli bir biçimde kapatmamız gerekiyor, bize de böyle bir fırsat verildi, değerlendirmek istedim. Ben günde 700 kilo çay toplarım, ama taşımam. Gençler sunulan bu fırsatı iyi değerlendirsin." dedi. Songül Şen ise "Çay emekçiliği için dışarıdan birileri gelip çalışacağına, bizim buranın insanları çalışsın, parayı da onlar alsın. Hoş bir proje olmuş, işsiz olanlar mecburi çalışacaklar, çay toplamak o kadar güç bir şey değil, çalışıp paralarını kazansınlar." diye konuştu. Basri Atay da, "Emekçi gelemediği için çay sezonu şu an için zahmetli. Bence bu anlamda gençlerin çaylığa girmesi, üreticiye yardım olması çok ehemmiyetli. Zati herkes elinden geleni yapsa dışarıdan emekçi gelmesine gerek kalmayacak ve böylece paramız da elimizde kalacak." ifadelerini kullandı.